5 Kasım 2012 Pazartesi

HONDA SH300i


sancopanco tarafından yazılmıştır.


Mototal Honda SH300i skuteri test için açmış. Ehliyet fotokopisi ve bir taahhütname imzalayarak test için alabiliyorsunuz. İmzaladığınız kağıtta "kaza yaparsam masrafları kendim karşılayacağım" dediğimize göre, motorun kaskosu falan yok.

Tek başıma olduğum için fotoğraf çekemedim, Scooter-station'dan bulduklarımla yetineceğim.

Önce Scooturk'ten aldığım bir fotoğraf, Mert'ten alıntı yapıyorum.



Test motoru beyaz. Renk uyumu, malzeme kalitesi iyi. Epeydir kullandığım test motoru Beverly 300 ile karşılaştırırsak, malzeme kalitesi, özellikle gidon kumandaları, Honda'da daha iyi.

Test motorunda bir de Akrapovic slip-on takılı. Ucunda db killer-ses azaltıcı da takılı. Bu olmadığı zaman çok sesli çalşıyormuş. Susturuculu Akrapovic, özellikle gazlarken, kendisine has "paarr, paaaar" biçiminde bağırıyor. Ses düzeyi iyi, fazla değil. Kendi egzozuyla tahminen hiç sesi çıkmıyordur.

-------------

785mm'lik selesi üzerinde, sürücü dimdik oturuyor.



Motor oldukça ince, orta kısım düz, ayakların dibinde bir şeyler taşımak mümkün. Bu dik oturuş pozisyonu iyi güzel ama, sürücü koruması çok çok düşük. Özellikle E5-TEM gibi yüksek hızlı yollarda, potansiyeli yüksek olmasına rağmen, çıplak bir motosiklet gibi sürücüyü gazlamaktan alıkoyuyor... İki büklüm olup katlansanız da, arkasına gizlenecek bir yer yok.

Bunu problemi çözmek için Honda'nın ve Givi'nin çözümleri var. Givi'ninkini bilmiyorum ama, Honda'nınki acayip yüksek. Bir de oturuş pozisyonu sebebiyle İran'daki mopedler gibi cam burnunuzun ucuna geliyor. Ezine göstersin:



Bu pleksiglas camların en dandik özelliği, en yumuşak bezle dahi silinse dahi en kısa sürede çizik içinde kalıp önü-mönü göstermemesidir. Bir de bu kadar büyüğü yelken gibi olur, motorun ayarını bozar, gece görüşü de leş olur.

Mototal Honda'da çalışan arkadaşların tavsiyesi bu camın alınıp daha sonra bir yerlerde kestirilmesi  Kafam karıştı.

Sürücüyü koruma konusunda Beverly buna karşı önde.

------------------

Motosikletin kendisi gibi sele de oldukça ince. Rahatlığı iyi, ince olduğu için bacaklar yere kolayca ulaşıyor, durduğu yerde kumanda edilebilirliğini beğendim.



Selenin malzemesi de iyi gibi.

Motorun amortisörleri tahminen yeni olduğu için oldukça sert. Büyük ihtimalle gazlayınca iyi yol tutsun diye, 4 kademeli arkalar da en sert konumundadır.



Bu sebeple test motoru, özellikle hafif bozuk ara yol asfaltında, bozuklukları çok fazla hissettiriyor. Beverly bu motora oranla geometrik olarak çok daha rahat ve yoldaki bozuklukları daha az hissediyorsunuz. 

Bunun en yük sebebi, bence, SH'ın Beverly'ye göre 5 cm daha kısa olan tekerlekler arası iz açıklığı (1422mm'ye, 1470mm). Özellikle sokak aralarında, Beverly'nin oturaklı gidişinin aksine, zıp zıp zıplıyor.

Motorun üzerinde Bridgestone Battlax veya Metzeler Feelfree takılı geliyormuş, test motorunda 2011 üretimi Feelfree'ler vardı. Hava sıcak, asfalt kuru olduğu için yol tutuş elbette iyiydi. Bu motorun yurtdışında ABS'li versiyonu da olmasına karşın, Türkiye'ye gelende Honda'nın klasik CBS'si bulunur. Üç piston kalperli ön fren ve tek piston kaliperli arka fren birbirine bağlı. Her iki kol bir arada kullanıldığında fren sistemi çok iyi çalışsa da, arka, Beverly'nin aksine çok daha hızlı kilitleniyor. Bunun da sebebi çekişi iyileştirmek için Beverly'deki 140'lık lastiğin yerine 130'luk kullanılmış olması olabilir.

Sele altı düdük kadar. Bırakın tam kaskı, yarın kaskı bile zor alır. 16'lık lastikli skuterlerin kaderi bu. Bir de benzin deposunu da sele altına koyunca, geriye kalan göze bir çift eldiven, belki bir kilit, ruhsat sığar, başka da birşey sığmaz.



Depo kapağı dışarıda olduğu için benzin almak Beverly'de daha rahat. SH'ın deposunun sele altında olması hacmini de kısıtlamış, Beverly'nin 10 litrelik deposuna karşın, bununki 9 litre.

Ağırlıkları neredeyse aynı, 165 (Bev)- 167 kg (SH). 2 kilogram hafif olmasına karşın Beverly çok daha ağırmış gibi gösteriyor.

Düz ayak basma tabanının altında tahminen yana yatmış bir akü var.



Beverly'deki kocaman torpidoya karşın, SH'ın gidonunun sol altında ufak bir göz var. Kilitli değil, basarak açıyorsunuz. KGS veya OGS konabilir ama içinde unutmamak lazım. Sele altı kontak anahtarını marşın aksi istikametine çok az çevirerek açılıyor. Gayet net ve keskin biçimde.



Gösterge tablosu son derece yeterli, motorun alt yapısının kısa olması kafayı eğerek göstergelere bakmayı gerektiriyor. Beverly'ye göre en büyük artısı, sıkışık trafikte bile sıcaklık göstergesinin 90'lar seviyesine gelip genelde orada sabit kalması. Oysa Beverly'ninki çok değişken, sıkışık trafikte fan açmasına karşın çok yukarılara çıkabiliyor. Bir zararı yok ama, psikolojik bir sıkıntı yaratabilir.

Motorda bir orta ayak ve açılınca stop ettiren yan ayak var. El freni yok. Beverly'nin aynısı.



Kağıt üzerinde SH 27 HP ile 22 HP'lik Bev'den daha güçlü olsa da, belki test motoruna has olarak Beverly kesinlikle daha hızlı hissettiriyor. Test motorunun gaz kolu aşırı kasıntılıydı. Özellikle 100'ün üzerine çıkabilmek için bu kolu sıkıca çevirmek ve rüzgara karşı direnmek sürücüyü yoruyor. Eski 2 zamanlılar gibi devri ve kolu "gazda" tutup öyle ilerlemek lazım. Oysa Beverly'nin yumuşak kolundan gelen yeterli güç ve çekiş, her an elinizin altında.

Yine de sürüşün sonlarına doğru, motorla biraz daha bütünleştikçe, yüzünüzde gülümseme ve kalplerde pırpır yapabiliyor.

-----------------

Fiyat konusuna gelirsek, yurtdışında daha pahalı olmasına karşın, burada SH Bev'den oldukça ucuz.

SH300i: 11.500 TL

Bev 300i: 6500 euro

Hangisi diyecek olursanız, bence Beverly sürüş kalitesi, sürücüyü koruması, düşük yakıtı ile önde gelir. Ancak aradaki 3.000 TL'den fazla fiyat farkını vermeye değer mi, siz bilirsiniz.

Dolu depo ile verip "yolda kalmayın yeter, benzin almanıza gerek yok" diyerek bedavaya motoru kullanıma açan Mototal Honda'ya teşekkürler.

Sanço